Türk Ceza KanunuTCK 22. Madde: Taksir

21 Eylül 2025

TCK 22. Madde: Taksir

(1) Taksirle işlenen fiiller, kanunun açıkça belirttiği hallerde cezalandırılır.

(2) Taksir, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla, bir davranışın suçun kanuni tanımında belirtilen neticesi öngörülmeyerek gerçekleştirilmesidir.

(3) Kişinin öngördüğü neticeyi istememesine karşın, neticenin meydana gelmesi halinde bilinçli taksir vardır; bu halde taksirli suça ilişkin ceza üçte birden yarısına kadar artırılır.

(4) Taksirle işlenen suçtan dolayı verilecek olan ceza failin kusuruna göre belirlenir.

(5) Birden fazla kişinin taksirle işlediği suçlarda, herkes kendi kusurundan dolayı sorumlu olur. Her failin cezası kusuruna göre ayrı ayrı belirlenir.

(6) Taksirli hareket sonucu neden olunan netice, münhasıran failin kişisel ve ailevi durumu bakımından, artık bir cezanın hükmedilmesini gereksiz kılacak derecede mağdur olmasına yol açmışsa ceza verilmez; bilinçli taksir halinde verilecek ceza yarıdan altıda bire kadar indirilebilir.

Ceza hukukunda suçun oluşabilmesi için kural olarak failin kastının bulunması gerekir. Ancak bazı hallerde kast olmadan, yalnızca dikkatsizlik, özensizlik veya tedbirsizlik sonucu meydana gelen fiiller de cezalandırılır. İşte bu durum taksir olarak adlandırılır. Türk Ceza Kanunu’nun 22. maddesi, taksirin tanımını, şartlarını, bilinçli taksiri ve cezai sonuçlarını ayrıntılı şekilde düzenler.

Taksir, bireyin dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranışıyla bir neticeye sebep olmasını ifade eder. Fail, sonucu öngörmez; yani kasttan farklı olarak sonucu bilerek istemez. Ancak hukuk düzeni, toplumsal yaşamın güvenliği için taksirli davranışlara da belli şartlarda ceza öngörür.


Taksirin Tanımı ve Özellikleri

Taksir, kişinin dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranışta bulunarak, suçun kanuni tanımında yer alan sonucu öngörmeden gerçekleştirmesidir.

Özellikleri:

  • Fail, sonucu bilerek ve isteyerek hareket etmez.

  • Sonuç, öngörülebilir olmasına rağmen öngörülmemiştir.

  • Failin sorumluluğu, göstermesi gereken dikkat ve özeni göstermemiş olmasından doğar.

Örnek: Trafikte hız sınırını aşan sürücünün dikkatsizlik sonucu kazaya sebep olması.


Bilinçli Taksir

Taksirin özel bir türü de bilinçli taksirdir. Bu durumda fail, davranışının kanuni sonucu doğurabileceğini öngörür, fakat gerçekleşmeyeceğini ümit ederek hareket eder. Ancak sonuç gerçekleşirse sorumluluk doğar.

  • Örnek: “Bana bir şey olmaz” düşüncesiyle aşırı hız yapan sürücünün ölüme sebebiyet vermesi.

  • Özellik: Fail sonucu öngörmüştür, istememiştir, fakat gerçekleşmesine engel olacak tedbiri almamıştır.

  • Cezai Sonuç: Bilinçli taksirde, normal taksire göre ceza üçte birden yarısına kadar artırılır.


Cezanın Belirlenmesi

Taksirle işlenen suçlarda ceza, failin kusuruna göre belirlenir. Bu noktada hâkim, şu hususları dikkate alır:

  • Failin dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılığının derecesi,

  • Suçun işleniş biçimi,

  • Sonucun ağırlığı,

  • Failin kusur oranı.

Taksirli suçlarda ceza belirlenirken kusur sorumluluğu ilkesi geçerlidir; kimse kusurundan fazlasıyla sorumlu tutulamaz.


Birden Fazla Kişinin Taksiri

Taksirli suç bazen birden fazla kişinin davranışından doğabilir. Bu durumda herkes kendi kusuru oranında sorumlu olur.

  • Örnek: Bir iş kazasında hem iş güvenliği uzmanının ihmali hem de işverenin tedbirsizliği etkili olabilir.

  • Her failin cezası ayrı ayrı belirlenir ve kusuruna göre ölçülür.

Bu düzenleme, adaletin sağlanması açısından önemlidir; çünkü ortak bir taksirli fiilde bile herkesin kusuru farklı düzeyde olabilir.


Failin Mağduriyetinin Cezaya Etkisi

Kanun, taksirli suçlarda failin yaşadığı mağduriyetin derecesini de dikkate alır. Eğer taksirli fiil sonucu meydana gelen netice, failin kişisel ve ailevi durumu bakımından onu derinden etkilemişse, ceza vermeye gerek görülmeyebilir.

  • Örnek: Trafik kazasında çocuğunu kaybeden bir babanın aynı zamanda sürücü olması. Bu durumda ceza verilmesi artık gereksiz görülebilir.

  • Bilinçli taksir halinde ise ceza tamamen kaldırılmasa da yarıdan altıda bire kadar indirilebilir.

Bu düzenleme, ceza hukukunun insani boyutunu ve adaletin vicdani yönünü ortaya koyar.


Taksirin Kasttan Ayrımı

Taksir ile kast arasındaki en önemli fark, sonuca yönelik iradedir.

  • Kast: Fail, sonucu ister veya kabullenir.

  • Taksir: Fail sonucu istemez, öngörmez; fakat dikkat ve özen göstermediği için sonuç doğar.

  • Bilinçli Taksir: Fail sonucu öngörür ama gerçekleşmeyeceğine inanır; sonuç meydana gelirse sorumluluk artar.


Uygulamada Taksir

Taksir, özellikle trafik suçlarında, iş kazalarında, sağlık alanındaki ihmal fiillerinde sıkça karşımıza çıkar. Mahkemeler, taksirin varlığını değerlendirirken:

  • Failin dikkat ve özen yükümlülüğünü,

  • Olayın somut şartlarını,

  • Önlenebilirlik imkânlarını,
    dikkatle inceler.

Amaç, failin yalnızca kendi kusuru kadar sorumlu tutulmasını sağlamaktır.


Sonuç

TCK 22. Madde, kast dışında kalan, dikkatsizlik ve özensizlik sonucu doğan fiilleri düzenleyen temel hükümdür.

  • Taksir, sonucu öngörmeden yapılan davranıştır.

  • Bilinçli taksirde, sonuç öngörülür ancak gerçekleşmeyeceği sanılarak fiil işlenir.

  • Ceza, failin kusuruna göre belirlenir.

  • Birden fazla kişinin taksirli davranışı varsa herkes yalnızca kendi kusurundan sorumludur.

  • Fail, taksirli fiil sonucu ağır bir mağduriyet yaşamışsa, ceza verilmemesi veya indirime gidilmesi mümkündür.

Bu düzenlemeler, ceza hukukunda adalet, ölçülülük ve kusur sorumluluğu ilkelerinin somut bir yansımasıdır.

author avatar
Kübra YILDIZ ÇOLAK