Giriş
Konkordato, borçlunun mali durumunun yeniden yapılandırılmasına hizmet eden ve iflâsın önlenmesini amaçlayan bir hukuki kurumdur. Bu amaca ulaşabilmek için konkordato, tek tip bir uygulama ile sınırlandırılmamış; aksine farklı mali durumlara ve borç ilişkilerine uyarlanabilecek biçimde çeşitli türlere ayrılmıştır. Konkordato türlerinin belirlenmesi, konkordato sürecinin işleyişi ve hukuki sonuçlarının değerlendirilmesi bakımından önem taşımaktadır.
Yapılış Biçimine Göre Konkordato Türleri
Konkordato türlerinin belirlenmesinde temel ölçütlerden biri, borçlunun alacaklılara sunduğu teklifin içeriğidir. Bu kapsamda ilk olarak yüzde (tenzilat) konkordatosundan söz edilmektedir. Yüzde konkordatosunda borçlu, alacaklılardan alacaklarının belirli bir kısmından feragat etmelerini talep eder. Alacaklıların bu feragati kabul etmesi hâlinde, borçlu yalnızca konkordato projesinde öngörülen oran üzerinden ödeme yükümlülüğü altına girmektedir. Bu tür konkordato, borç miktarının azaltılmasına yönelik bir yeniden yapılandırma niteliği taşımaktadır.
İkinci tür olan vade konkordatosu, alacak miktarında herhangi bir indirim öngörmeksizin, borcun ödeme zamanının yeniden belirlenmesini konu almaktadır. Bu konkordato türünde alacaklılar, alacaklarının tamamını talep etme hakkını korumakta; ancak borcun daha ileri bir tarihte veya taksitler hâlinde ödenmesini kabul etmektedir.
Uygulamada ise borçluların çoğunlukla hem alacak miktarında indirim hem de ödeme süresinin uzatılmasını birlikte talep ettikleri görülmektedir. Bu durumda ortaya çıkan konkordato türü karma konkordato olarak adlandırılmaktadır. Karma konkordato, hem yüzde konkordatosunun hem de vade konkordatosunun unsurlarını birlikte barındıran bir yapıya sahiptir. Kanun koyucu, bu konuda sınırlayıcı bir düzenleme getirmemiş; mahkemelerin somut olayın özelliklerini dikkate alarak değerlendirme yapabilmesine imkân tanımıştır.
Yapılış Zamanına Göre Konkordato Türleri
Konkordato, talep edildiği zaman dikkate alındığında iflâs öncesi ve iflâs sonrası olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Borçlunun henüz iflâs etmeden önce konkordato talebinde bulunması hâlinde, konkordatonun kabul edilmesi ve mahkemece tasdik edilmesi iflâsın önlenmesi sonucunu doğurmaktadır.
Buna karşılık borçlu hakkında iflâs kararı verilmiş olsa dahi konkordato teklifinde bulunulması mümkündür. Bu durumda konkordatonun kabulü ve tasdiki hâlinde iflâs kaldırılmakta; iflâsa bağlı hüküm ve sonuçlar ortadan kalkmaktadır.
Yapılış Amacına Göre Konkordato Türleri
Konkordato türleri, güttükleri amaç bakımından da farklılık göstermektedir. Bu kapsamda adi konkordato, borçların tasfiyesine yönelik olarak uygulanmakta ve borçlunun ekonomik varlığını sürdürmesini esas almaktadır. Buna karşılık malvarlığının terki suretiyle konkordato, borçlunun malvarlığının alacaklılar yararına tasfiye edilmesini konu almakta olup, borçlunun malvarlığı üzerindeki tasarruf yetkisi önemli ölçüde sona ermektedir.
Sonuç
Konkordato türleri, borçlunun mali yapısına, alacaklıların beklentilerine ve konkordato sürecinin hangi aşamada başlatıldığına göre farklılık göstermektedir. Yüzde konkordatosu, vade konkordatosu ve karma konkordato gibi türler, konkordatonun esnek bir yeniden yapılandırma aracı olduğunu ortaya koymaktadır. Bu çeşitlilik, konkordatonun hem borçlunun korunmasına hem de alacaklı menfaatlerinin dengelenmesine hizmet eden çağdaş bir hukuk kurumu olmasını sağlamaktadır.
