Siber Güvenlik KanunuSiber Güvenlik Kanunu 13. Madde Sır Saklama Yükümlülüğü

20 Mart 2025

Sır saklama yükümlülüğü

Siber Güvenlik Kanunu MADDE 13

(1) Başkanlık tarafından yürütülen görev ve faaliyetler kapsamında edinilen kamuya, ilgililere ve üçüncü kişilere ait gizlilik taşıyan bilgiler, kişisel veriler, ticari sırlar ve bunlara ait belgeler mevzuat gereği yetkili kılınan mercilerden başkasına açıklanamaz, gerçek ve tüzel kişilerin menfaatine kullanılamaz.

Giriş

Siber güvenlik faaliyetleri, doğası gereği, çok sayıda hassas ve gizlilik derecesi yüksek bilgiyi içermektedir. Bu nedenle, Siber Güvenlik Başkanlığı gibi stratejik kurumların bünyesinde görev alan tüm personelin sır saklama yükümlülüğü taşıması, ulusal güvenlik, kişisel verilerin korunması ve ticari sırların muhafaza edilmesi açısından büyük önem arz eder. MADDE 13 kapsamında düzenlenen sır saklama yükümlülüğü, Başkanlığın görev ve faaliyetleri sırasında elde edilen bilgilerin korunması, yetkisiz erişim veya kullanımdan uzak tutulmasını amaçlamaktadır.

Bu makalede, sır saklama yükümlülüğünün kapsamı, hukuki temelleri, uygulamada dikkat edilmesi gereken hususlar ve yükümlülük ihlalinin sonuçları kapsamlı olarak ele alınacaktır.


Sır Saklama Yükümlülüğünün Hukuki Kapsamı

Gizlilik Taşıyan Bilgiler ve Belgeler

MADDE 13’e göre Başkanlık personeli, görevleri sırasında edindikleri aşağıdaki bilgileri yetkisiz kişi ve kurumlarla paylaşamaz:

  • Kamuya ait gizlilik taşıyan bilgiler
  • İlgililere ait gizli bilgiler ve kişisel veriler
  • Üçüncü kişilere ait ticari sırlar ve belgeler

Bu tür bilgilerin sadece mevzuat gereği yetkili kılınan mercilerle paylaşılması öngörülmektedir. Yükümlülük, elde edilen bilgilerin yetkisiz biçimde açıklanmasını, paylaşılmasını veya başkalarının menfaatine kullanılmasını kesin biçimde yasaklar.

Kişisel Verilerin Korunması

Başkanlık faaliyetlerinde elde edilen kişisel veriler, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’na uygun olarak korunmalıdır. Sır saklama yükümlülüğü, bu verilerin mevzuata aykırı biçimde kullanılmasını veya üçüncü kişilerle paylaşılmasını engeller. Personel, kişisel verilerin gizliliğini sağlamak ve korumakla yükümlüdür.

Ticari Sırların Muhafazası

Başkanlık faaliyetleri sırasında edinilen ticari sırlar, ticari rekabet açısından kritik öneme sahiptir. Ticari sırlar; şirketlerin müşteri verileri, üretim teknikleri, stratejik planları ve mali durumları gibi bilgileri içerebilir. Bu tür bilgilerin yetkisiz paylaşımı, hem ekonomik zarara hem de kurumların ticari faaliyetlerinin sekteye uğramasına neden olabilir. MADDE 13, bu riskleri bertaraf etmeyi amaçlar.


Sır Saklama Yükümlülüğünün Uygulamadaki Prensipleri

Yetkili Mercilerle Sınırlı Paylaşım İlkesi

MADDE 13’e göre, Başkanlık personeli, elde ettiği bilgileri yalnızca mevzuatın belirlediği yetkili kişi ve mercilerle paylaşabilir. Bu ilke, bilginin yetkili kişiler dışında paylaşılmasının önlenmesini garanti eder. Yetkili mercilerin kimler olduğunun açık biçimde belirlenmesi, sır saklama yükümlülüğünün etkin biçimde uygulanmasını sağlar.

Bilginin Korunması ve Muhafaza Edilmesi İlkesi

Başkanlık personeli, gizli nitelikteki belgelerin korunması ve muhafaza edilmesi konusunda teknik ve idari önlemler almakla yükümlüdür. Belgeler, fiziksel ortamda güvenli alanlarda saklanmalı ve dijital ortamda güçlü güvenlik tedbirleri ile korunmalıdır.

Bilgiye Erişimin Kısıtlanması İlkesi

Başkanlık bünyesinde bulunan gizlilik derecesine sahip bilgilere erişim yetkileri sınırlı tutulmalıdır. Erişim yetkileri, görevin niteliğine ve personelin sorumluluğuna göre kademelendirilerek, bilgilerin yetkisiz erişimlerden korunması sağlanmalıdır.


Sır Saklama Yükümlülüğünün İhlali ve Hukuki Sonuçları

Sır saklama yükümlülüğünün ihlal edilmesi ciddi hukuki ve cezai sonuçları beraberinde getirir. Bu sonuçlar arasında şunlar yer almaktadır:

  • Disiplin soruşturması ve idari yaptırımlar
  • Ceza hukukuna göre cezai yaptırımlar
  • Tazminat yükümlülükleri

Özellikle kişisel verilerin ve ticari sırların yetkisiz paylaşımı, kişisel verilerin korunmasına dair mevzuat (KVKK) kapsamında cezai yaptırımlara yol açabilir. Ayrıca, söz konusu ihlal kamu düzenini ve ulusal güvenliği riske sokacak boyutta ise ağır ceza yaptırımları da gündeme gelebilir.


Siber Güvenlikte Sır Saklama Kültürünün Oluşturulması

Siber güvenlik alanında sır saklama yükümlülüğünün başarıyla uygulanması için sadece hukuki yaptırımlar yeterli değildir; bu alanda bir kültür oluşturulması gerekmektedir. Bu kültürün temel unsurları şunlardır:

  • Personelin eğitimi ve farkındalığının artırılması
  • Bilgi güvenliği prosedürlerinin düzenli olarak gözden geçirilmesi ve güncellenmesi
  • Kurum içi iletişim ve güvenlik politikalarının etkin biçimde uygulanması

Bu unsurlar sayesinde, sır saklama yükümlülüğü kurumun tüm personeli tarafından içselleştirilmiş olur ve gizli bilgilerin korunması konusunda daha etkin sonuçlar elde edilir.


Uluslararası Karşılaştırmalar ve Standartlar

Sır saklama yükümlülüğü, dünya genelinde benzer biçimlerde uygulanmakta olup, özellikle NATO, AB gibi uluslararası organizasyonların bilgi güvenliği protokollerinde detaylı biçimde ele alınmaktadır. Türkiye’nin MADDE 13’te öngördüğü yükümlülükler, uluslararası standartlara ve iyi uygulamalara uygun olarak düzenlenmiştir.


Sonuç ve Genel Değerlendirme

Siber Güvenlik Başkanlığının etkin işleyişi açısından sır saklama yükümlülüğü vazgeçilmez bir önem taşımaktadır. Kamuya ait gizlilik taşıyan bilgiler, kişisel veriler ve ticari sırların korunması, ulusal güvenliğin ve bireylerin haklarının korunması açısından kritik bir sorumluluktur. Bu yükümlülüğün etkin biçimde uygulanabilmesi, hem hukuki çerçevenin doğru oluşturulmasına hem de kurum içi güvenlik kültürünün geliştirilmesine bağlıdır.

Başkanlığın tüm faaliyetlerinde sır saklama yükümlülüğüne hassasiyetle uyulması, siber güvenlik açısından güçlü bir koruma sağlayacaktır. Bu bağlamda, personelin sürekli eğitimi ve farkındalığının artırılmasıyla birlikte etkin uygulama sağlanabilir.

author avatar
Kübra YILDIZ ÇOLAK