Türk Ceza KanunuTCK 2. Madde Kanunun Bağlayıcılığı ve Suçta ve Cezada Kanunilik İlkesi

21 Eylül 2025

TCK MADDE 2. Kanunun Bağlayıcılığı ve Suçta ve Cezada Kanunilik İlkesi

(1) Kanunun açıkça suç saymadığı bir fiil için kimseye ceza verilemez ve güvenlik tedbiri uygulanamaz.
(2) Kanunda yazılı cezalardan ve güvenlik tedbirlerinden başka bir ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunamaz.
(3) Kanunların suç ve ceza içeren hükümlerinin uygulanmasında kıyas yapılamaz.
(4) Suç ve ceza içeren hükümler, kıyasa yol açacak biçimde genişletilemez ve yorumlanamaz.

Suçta ve Cezada Kanunilik İlkesinin Önemi

Türk Ceza Kanunu’nun 2. maddesi, ceza hukukunun en temel prensiplerinden biri olan kanunilik ilkesini düzenler. Bu ilke, hukuk sisteminin güvenilirliğini sağlamak açısından kritik bir öneme sahiptir. Maddede açıkça belirtildiği gibi, kanun tarafından suç olarak tanımlanmayan bir eylem nedeniyle hiç kimseye ceza verilemez. Aynı şekilde, kanunda öngörülmeyen bir ceza veya güvenlik tedbiri de bireylere uygulanamaz.

Ceza hukukunun kanunilik ilkesine dayandırılması, devletin keyfi cezalandırmalarının önüne geçer. Bu sayede bireyler, hangi davranışlarının suç oluşturduğunu önceden bilerek hayatlarını buna göre düzenleyebilir. Hukuki güvenlik ve öngörülebilirlik, modern hukuk devletinin temel taşları arasında yer alır.


“Kanunsuz Suç ve Ceza Olmaz” Kuralı

TCK m.2, Latince ifadesiyle “nullum crimen, nulla poena sine lege” ilkesini Türk hukuk sistemine yansıtır. Bu ilke, sadece Türk Ceza Kanunu’nda değil, evrensel hukuk anlayışında da kabul gören bir prensiptir.

Bu kuralın temel sonuçları şunlardır:

  • Kanunda tanımlanmamış fiiller suç sayılamaz. Örneğin, ahlaken hoş karşılanmayan ama kanunda açıkça suç olarak düzenlenmemiş bir davranış için ceza verilemez.

  • Kanunda yer almayan cezalar uygulanamaz. Hakim, kanunda öngörülmeyen yeni bir ceza türü yaratamaz.

  • Güvenlik tedbirleri de ancak kanunda öngörüldüğü ölçüde uygulanabilir.

Dolayısıyla ceza hukukunda hem suç hem de ceza bakımından mutlak bir kanunilik esası vardır.


Kıyas Yasağı ve Dar Yorum

Maddenin 3. ve 4. fıkraları, ceza hukukunda kıyas yasağını düzenler. Kıyas, benzer nitelikteki bir olaya mevcut kanun hükmünün uygulanmasıdır. Ancak ceza hukukunda kıyas, sanık aleyhine kullanılamaz. Bu yasak, bireylerin özgürlüğünü sınırlayan hükümlerin sadece kanun koyucu tarafından belirlenebileceğini ifade eder.

Örneğin; kanunda “gece vakti işlenen hırsızlık” özel olarak düzenlenmişse, gündüz vakti işlenen hırsızlık kıyas yoluyla aynı kapsamda değerlendirilemez. Ceza hukuku hükümleri ancak dar yorum yöntemiyle uygulanır. Bu da kişilerin aleyhine olacak genişletici yorumların önüne geçer.


Hukuki Güvenlik ve Belirlilik İlkesi

Kanunilik ilkesi, yalnızca bireylerin keyfi cezalandırılmasını engellemez, aynı zamanda hukuki güvenlik ve belirlilik ilkesini de pekiştirir. İnsanların hangi davranışlarının suç teşkil ettiğini önceden bilmesi, onların özgürlüklerini güvence altına alır.

Belirlilik ilkesi gereği, suç ve ceza içeren kanun hükümlerinin açık, anlaşılır ve öngörülebilir olması gerekir. Kanunlar muğlak, belirsiz veya yoruma açık şekilde düzenlenirse, bu durum bireylerin temel hak ve özgürlüklerini tehlikeye sokar. Bu nedenle ceza kanunu maddeleri, herkesin anlayabileceği açıklıkta düzenlenmek zorundadır.


Uygulamada Kanunilik İlkesinin Önemi

Uygulamada TCK m.2, birçok davada temel dayanak noktası olarak karşımıza çıkar. Özellikle “boşluk doldurma” amacıyla yapılan yorumlarda, kıyas yasağı hatırlatılır. Hakimler, kanunda açıkça düzenlenmeyen bir eylemi suç sayamaz ve cezalandıramaz.

Ayrıca bu madde, geriye yürümezlik ilkesi ile de bağlantılıdır. Bir fiilin işlendiği tarihte suç sayılmayan davranışlar için sonradan kanun çıkarılsa bile, kişiler bu suçtan dolayı cezalandırılamaz. Bu durum, bireylerin hukuka olan güvenini artırır.


Evrensel Hukukla Bağlantısı

Kanunilik ilkesi, yalnızca Türk hukukuna özgü bir düzenleme değildir. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 7. maddesi de aynı ilkeyi güvence altına alır. Bu yönüyle TCK m.2, uluslararası hukukla uyumlu bir şekilde hazırlanmıştır. Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler de bu prensibi benimsemiştir.

Dolayısıyla kanunilik ilkesi, hem ulusal hem de uluslararası düzeyde insan haklarının korunması için vazgeçilmezdir.


Sonuç ve Değerlendirme

TCK Madde 2, ceza hukukunun temel direklerinden biridir. Bu madde sayesinde:

  • Bireyler, keyfi cezalandırmalara karşı korunur.

  • Devletin cezalandırma yetkisi sınırlandırılır.

  • Hukuki güvenlik ve belirlilik ilkeleri sağlanır.

  • Kanunsuz suç ve ceza olmaz prensibi evrensel hukukla uyumlu hale gelir.

Özetle, TCK m.2 ceza hukukunu yalnızca cezalandırıcı bir mekanizma olmaktan çıkararak, hukuk devleti anlayışının bir garantisi haline getirir.

TCK MADDE 2. Kanunun Bağlayıcılığı ve Suçta ve Cezada Kanunilik İlkesi
TCK MADDE 2 Kanunun Bağlayıcılığı ve Suçta ve Cezada Kanunilik İlkesi
author avatar
Kübra YILDIZ ÇOLAK