info@kubrayildiz.av.tr
Öksüzler Sok. No:37 Hamamönü / ANKARA

Bizi Takip Edin:

Gayrimenkul HukukuDevletin Araziye El Koyması – Kamulaştırmasız El Atma

13 Ekim 2017

Toplumda Devletin arazi gibi özel mülklere El Koyması olarak anılan Kamulaştırmasız el atma, kamu yararının bulunduğu tüm taşınmazlarda (Tarla, Arsa, Bina, Araz, vs.) ilgili kurumun tapu kaydı dahil tasarruf hakkını kendi eline almasıdır.

En genel tanımla Devlet, kamu yararına yaptığı, yani vatandaşların yararına Yol, Baraj, Köprü, Elektrik Direği, Boru Hattı gibi işlemlerde projede belirtilen yerlerde eğer tapulu alan var ise bunları kamulaştırır, yani devlet için satın alır. Ancak bazı durumlarda kamulaştırma işlemine geçmeden fiili olarak yada kağıt üzerinde kişilerin özel mülklerine el koyma gerçekleşmektedir. İşte bu durum kamulaştırmasız el atma olarak nitelendirilmektedir.

Fiili El Atma (Taşınmaz üzerinde fiili olarak işlem yapılması)

Fiili El Atma, devletin ihtiyacı olduğu taşınmaza fiili olarak müdahale etmesidir. Yani devletin acil olarak bir taşınmaza el koyarak üzerinde işlem yapmaya başlamasıdır. Bunun yanı sıra bazen kamulaştırma işlemleri devam ederken işlemin biran önce başlaması adına sıra gelmeyen taşınmazlar için de hemen işlem yapılmaya başlanmış olur. Eğer yapılan işlen sonucunda taşınmaz üzerine kalıcı bir yapı bulunacaksa bu durumda kamu fiili olarak taşınmaza el koymuş demektir. Bu durumda Adli Yargı Asliye Hukuk Mahkemelerinde dava açılması gerekmektedir.

Kamulaştırmasız El Atma

Hukuki El Atma (Kayıt Üzerinde Özel Arazinin Kamu Arazisi Yapılması)

Belediyeler yaptıkları imar planları neticesinde bazen kişilerin adına olan arazileri kamu arazisi haline getirmektedir. Yani kişilerin özel tapulu arazileri Belediyenin yaptığı imar planıyla park, bahçe, otopark, okul gibi kamu yararına yapılacak olan alanlara ayrılacaktır. Bu durumda devlet kurumu olan belediye fiili olarak araziye müdahale etmediğinden İdare Mahkemelerinde dava açılması gerekmektedir.

Kamulaştırmasız El Atma Sonrası Ne Yapılabilir

Yukarıda izah edilen kamulaştırmasız el atma durumlarında devlet el koyduğu taşınmazlara ilişkin bir bedel ve tazminat ödemek zorundadır. Bu sebeple ilgili mahkemelerde davalar açılabilmektedir. Dava açmak için daha önce 20 yıl olarak belirtilen zamanaşımı süresi iptal edildiğinden zamanaşımı süresi bulunmamaktadır.